Advertisement

Responsive Advertisement

Ekmek ve Tarihi

Ekmek ve tarihi 
Hayatımızda yer edinmiş, sofralarımızın baş tacı ekmeği ve tarihini öğrenin.

Oyun videoları, oyun hata ve çözümleri ve oyun indirme sitesi - FragmaniaGame

Ekmek, tarihi insanlık tarihi ile başlar.Mukaddes bir gıdadır ve Türk sofrasının esasıdır.Pilavla, mantıyla, hatta neredeyse makarna ile bile yenir.Ekmeğini evde yapmak bir üstünlüktür.Ekmeğin, bazlama, somun, yufka, fodla, pide, lavaş, tandır ekmeği... gibi şekil veya pişirme tarzı değişik olmak üzere çeşitleri vardır.Ekmek, birçok tabire bile girmiştir;
''Ekmek çarpsın ki!; Ekmek hakkı, Ekmek, aslanın ağzında, Ekmek parası; Ekmeğim haram olsun; Ekmek kavgası; Ekmeğini taştan çıkarmak; Ekmeğini yemek; Eli ekmek tutmak; Ekmek elden, su gölden; Oradan bize ekmek çıkmaz...''
Ekmeğin pişkini, hele odun ateşinde pişmişi çok makbuldür.Eskiden buğday ekmeği zenginin, arpa ekmeği fakirin harcıydı.Şimdi zenginler, sıhhi sebeplerle arpa ve çavdar ekmeğine rağbet ediyor.
İnsanlar, şimdi çok bol olan bu nimetten gafildir.Ekmeğin kıymeti de harp çıkınca anlaşılır.Eski A.B.D başkanı Hoover;''Harbte ilk söz topların; son söz ekmeğin.''demişti.Bizde 1828'de Rusya ile harbden dolayı zahire kıtlığı oldu.İstanbul nüfusunun tamamının sayılması da, ilk defa ekmek ihtiyacını anlamak için bu tarihte yapıldı.360.00 kişi sayıldı.
I ve II Cihan Harbi'nde ekmek vesikaya bağlandı ve kalitesi de iyice düştü.Süpürge tohumları, mısır koçanları, biraz darı veya arpa, pek az da mısırla karıştırılıp öğütülerek bile ekmek yapıldı.II.Dünya Harbi'nde 9 Mayıs 1942'ye kadar şahıs başına günde 300 gram ekmek verilirken; bu tarihte yarıya düşürüldü.Ekmek karnesi 1946 yılının sonlarına kadar devam etti.O tarihlerde sadece ekmek değil; un, şeker, gazyağı, kaput bezi, lastik ayakkabı... da karne ile idi.

Yorum Gönder

0 Yorumlar